Turkcell Süper Lig’de bu sezon oynadığı yedi maçtan dördünü kaybeden ve Şampiyonlar Ligi’nde istediği sonuçları alamayan Fenerbahçe, Arsenal karşısında da hezimete uğradı.Avrupa maçlarında Kadıköy’deki 15 maçlık yenilmezlik serisi sona eren sarı lacivertli takım, G Grubu’ndaki üçüncü karşılaşmasında İngiliz rakibine 5-2′lik skorla boyun eğdi.Grubu ilk ikide bitirip Şampiyonlar Ligi’nde devam etme yolunda çok ciddi bir darbe alan Fenerbahçe bu sonuçla tek puanda ve son sırada kaldı. Arsenal ise yedi puanla liderliğini devam ettirdi.
Maç boyunca Arsenal’in geliştirdiği hızlı ve organize ataklara engel olamayan Fenerbahçe’de teknik direktör Luis Aragones sürpriz bir kararla Kazım Kazım’ı 18 kişilik maç kadrosuna almadı.
Kazım’ın ise bu kararı duyunca şok olduğu ve Samandıra tesislerini terk ettiği belirtiliyor.
Özellikle maçın ikinci yarısından itibaren Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda Aziz Yıldırım ve Aragones alehine tezarühatların yükselmesi dikkat çekti.
Etiketler Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi
Şampiyonlar Ligi’ndeki temsilcimiz Fenerbahçe,G Grubu’nda bugün İngiltere’nin dev ekiplerinden Arsenal ile Şükrü Saraçoğlu Stadında karşı karşıya gelecek.Maç T.s.i. 21.45′te başlayacak,karşılaşmayı İsveçli hakem Peter Fröjdfeldt yönetecek.Bu mücadele Star TV’den canlı yayınlanacak.
Sarı lacivertlilerde teknik direktör Luis Aragones, önemli Arsenal maçı öncesinde sağ kanatta sıkıntı yaşıyor. İspanyol teknik adamın bu kanatta görev verdiği oyunculardan Önder ve Gökhan’ın tedavileri yoğun bir şekilde sürüyor. İki futbolcu Arsenal maçı öncesi yapılan son idmanda takımla birlikte çalışmazken, Gökhan’ın oynayıp, oynamayacağının maç saatinde belli olacağı öğrenildi. Önder’in ise oynamasının zor olduğu bildirildi.
Kocaelispor maçında sakatlanan Önder’in yerine sağ kanatta Ali’ye görev veren Aragones’in Gökhan’ın oynayamaması durumunda Arsenal maçında yine Ali’ye sağ kanatta görev vermesi bekleniyor.
Fenerbahçe’de sakatlığı nedeniyle tedavisi süren Emre ise bugünkü maçta forma giyemeyecek.
Rakip Arsenal’in ise Fenerbahçe karşısına ; Almunia, Eboue, Clichy, Silvestre, Wallcot, Denilson, Song, Fabregas, Nasri, Van Persie, Adebayor muhtemel 11′i ile çıkması bekleniyor.
Etiketler Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi
Süper Lig’in yedinci haftasının merakla beklenen karşılaşmasında Galatasaray sahasında lig lideri Trabzonspor’u konuk etti.Karşılaşmaya tek forvet Baros ile başlamayı tercih eden Skibbe savunmada Emre Aşık’a görev verirken Meira’ya ise ilk kez ön libero mevkiiinde şans verdi.Sakatlığı bulunmasına rağmen Arda maç öncesi yapılan tedavinin ardından ilk 11′de yerini aldı.
Eski G.s.’lı olan Rigobert Song ise T.s. formasıyla ilk kez eski takımına karşı forma giydi.
Maçın golleri 26. dakikada Arda 32. dakikada Servet (Arda’nın vuruşunda çarpma sonucu) ve ikinci yarıda da Lincoln’den geldi.
Bu skorun ardından Trabzonspor nağmağlup ünvanıyla lider geldiği Ali Sami Yen’den ilk mağlubiyetini alarak ve liderliğini de Beşiktaş’a kaptırarak döndü.
Galatasaray’ı tebrik ediyor,hafta içi oynayacağı Uefa Kupası mücadelesinde de başarılar diliyoruz.
Etiketler Galatasaray, Turkcell Süper Lig
Turkcell Süper ligin ilk altı haftasına baktığımızda Fenerbahçe bu altı hafta içerisinde aldığı kötü sonuçlarla deyim yerindeyse taraftarına kabus dolu günler yaşattı. Hele hele altıncı haftada içeride aldığı 4-1 lik Kayserispor yenilgisi taraftarı iyice çileden çıkarmıştı ve gitsinmi kalsınmı sesleri geliyordu taraftardan Luis Aragones için.
Fenerbahçe taraftarı artık takımdan bir patlama bekliyordu.Kocaeli maçıyla bir çıkış hedefliyordu. Üç puana ihtiyacı olan iki takım karşı karşıya geldi.
Fenerbahçe oyuna gene tutuk başlamıştı kabus devam ediyordu adeta. Körfez ekibi çok rahat bir oyun oynuyordu Fenerbahçe’ nin orta alan zafiyeti gene devam ediyordu bunu iyi değerlendiren Kocaelispor’lu oyuncular rahatlıkla pozisyon bulabiliyorlardı. Bunun nihayetinde golü o rahatlıkla buldular bugün Fenerbahçe’ nin karşısında hangi takım olsa çok rahat gol bulurdu. İkinci yarıya bakıldığında sanki Kocaeli biraz daha geriye çekilmişti ve buda Fenerbahçe’ nin gayet işine gelmişti oyuna giren iki ofansif oyuncu Ali ve Gürhan oyunu hareketlendirmişlerdi.Az da olsa Fener canlanmış gibiydi ve bu hareketliliğin üzerine gelen iki gol birden bire her şeyi tersine çevirmişti ama Fener fazla dayanamadı ve kalesinde ikinci golü gördü.İnanılmaz bir goldü. Orta alandan gelen duran top birden gole dönüştü tüm Fenerbahçeliler üzerinde şok etkisi yarattı.2-2 beraberliğin ardından son 10 dakikaya girilmişti ve umutlar gene tükenmişti çünkü son 10 dakika içinde Fenerbahçe’ den gol gelmesi biraz zor gibi gözüküyordu.Kocaeli’ li futbolcular kaleye yaklaştırmıyorlardı Fenerbahçe’ yi ama her sey 90+5 e kadardı. Guiza’ nın pasını alan nöbetçi gene sahnedeydi Serdarı mağlup etmekte hiç zorlanmadı ve Fenerbahçe’ yi uçurdu adeta.
5 dakika verilen uzatma hakem tarafından bir türlü bitirilemedi ve uzatma dakikaları bittiği halde devam eden maçta gol 6.dakikada geldi.Yılmaz Vural ise resmen çılgına döndü oldukça tepkiliydi.
Fenerbahçe de hala işler iyi gitmiyor ve Arsenal maçı için düşündürüyor inşallah bu endişelerimizi Arsenal karşısında boşa çıkartır diyorum.
Etiketler Fenerbahçe, Futbol Haberleri, Turkcell Süper Lig
Milli maçlar , Uefa Kupası maçları , Şampiyonlar ligi maçları ya da Dünya kupası…Hepsinin ortak özelliği dünyanın her tarafındaki insanlar tarafından merakla beklenen ve en çok ilgiyle izlenen karşılaşmalar olmasıdır.Taraftarı olsun olmasın ,o ülkenin vatandaşı olsun olmasın milyonlarca insan televizyonlara kilitlenir.Maçlar başlamadan önce her iki takımın da ulusal marşının çalınması ise hem bir kuraldır hem de duygusal bir hazdır.Ancak maalesef kimi zaman rakip taraftarların marş çalınırken ıslıklaması defalarca olmuştur.Hernekadar böyle bir şeyi yapmak adı konulamayacak kadar kötü bir hareket ise de maalesef bunun önüne geçilememiştir.
En son geçtiğimiz salı günü oynanan Fransa-Tunus maçında da benzer birr olay meydana geldi ve bunun üzerine Fransa Başbakanı Nicolas Sarkozy hükümetten böyle benzer durumların tekrarı durumunda ulusal maçların durdurulmasını istemişti.
Ancak UEFA başkanı Michel Platini bir açıklama yaptı ve Fransız hükümetine katılmadığını bunun gereksiz bir uygulama olacağını belirtti.Platini’ye göre marşların ıslıklanması durumunda eğer oyun durdurulacaksa benzer durumun oyuncular ıslıklandığında da olması gerekiyor ve Platin’ye göre müdahele edildiği zaman bu politik bir girişim olacak.Platini bu tarz olayları tasvip etmediğini ancak politikanın spora müdahele etmemesi gerektiğini belirtti.
Marş ıslıklanması ya da buna benzer birçok olayın durması ancak o maça gelen ‘taraftar’ dediğimiz kişilerin bilinçli davranışlarıyla olacaktır.Aksi halde butarz uygulamalarla önlem alınamayacağı gibi aksine olaylar daha da fitillenmiş olacaktır ve belki de maç durdurulduktan sonra staddan çıkılmasıyla birlikte istenmeyen olaylara sebep verecektir.Ya da olaylar politik bir hal alacak futbolu spor olarak yaşamanın keyfine sekte vurulacaktır.
Hakemlerin maçları durdurmasını gerektiren maddeler zaten bellidir.Bugün Fransa yarın Türkiye öbürgün Almanya ve niceleri…
Birçok ülkenin başına gelmiştir ancak böyle bir şey bir maçın durdurulmasını gerektirecek kadar önemli bir kararmıdır tartışılır…
Dileğimiz şudur ki; futbolun spor olduğunu ıslıklanan marşın sahibi ülke insanlarının da böyle bir şeyi hak etmediğini ve ıslıklayan işilerin aynısı kendi ülkelerinin marşına yapıldığında ne hissedeklerini? Düşünmeleri ve saygılı , bilinçli, futbolun güzelliğini 90 dakika yaşayıp bittiğinde dostluğa devam edilmesi gerektiğini düşünüp futbolu güzelliğiyle izlemeleridir.
Etiketler Makaleler ve Özgün Yazılar
Geçen maçında Bosna-Hersek’i 2-1 lik skorla mağlup etmeyi başaran Milli Takımımız bu akşam grubun en zayıf halkalarından biri olan Estonya’ya konuk oldu.Favori olarak çıktığımız maçı bir türlü lehimize çeviremedik ve aldığımız 0-0′lık beraberlik sonucnda Estonya’ya ilk puanını adeta takdim ettik.
Ay yıldızlı ekibimiz bu maçtan istediği sonuçla ayrılmayı başaramadı Aslında Millilerimiz bugün çok talihsizdi diyebiliriz ,11 tane net gol pozisyonuna girmiştik ama bir türlü golü bulamadık.Kontrollü başladığımız maç Hakan Balta’nın direkten dönen topu oyunu haretketlendirmeye başlamıştı ve ilk yarı Halil’in değerlendiremediği izleyenlere ahlar vahlar dedirttiği 2 tane net pozisyonumuz oldu ve ilk yarı 0-0 bitti.
2. devreye yine daha istekli başladık topun kontrolüde genelde bizdeydi ve üst üste
pozisyona giriyorduk.Kornerler kullanıyorduk ama nafile bir türlü gol bulamıyorduk.Oyuna Ayhan’ın yerine
Yusuf’un girmesiyle oyun dahada haraketlenmeye başlamıştı.
Halil’le üst üste girdiğimiz tehlikeli pozisyonları bir türlü gole çeviremiyorduk.Yusuf ile altı pas üzerinde girdiğimiz pozisyon hepimizi heyecanlandırmıştı ama nafile deyim yerindeyse sanki kale okunmustu top bir türlü kaleye girmiyordu.
Bizim için kesilikle şanssız bir geceydi ve bir o kadar da beceriksizdik aslında.Neticede istediğimizi alamadık ve iki puanı orda bırakıp bir puanı da Estonya’ya hediye edercesine geri döndük.
Etiketler Dünya Kupası, Milli Takımımız